Merhabalar,

ErasmusPlus Yaşamları Değiştirir, Ufuklar Açar işte tüm mesele bu.

İsmim Hasan DÜŞGÜL, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünde okumaktayım. Üç yıldır gönüllü olarak sivil toplum alanında topluluk dernek vakıf gibi kuruluşlarda aktif olarak görev yaptım üniversiteyi sadece bir öğrenim yuvası olarak değil bir kazanım yuvası gibi gördüm kendime katacağım ne varsa katmaya çalıştım gençlik enerjimle hep kendime bir şeyler katmak için gayret gösterdim.

Bir çok dönüm noktası yaşadım onlardan en unutulmazı SORGED Sorgun Gençlik Derneğinden gelen bir telefon ile “ Social Innovation Match" isimli projeye seçildiniz 15-20 Mayısta programınız var mı ? “ denilmesiyle hayatım bambaşka bir yere sürüklendi. Telefonu kapatınca çevremde sarılacak insan arıyordum mutluluktan Avrupa’ya İtalya’ya gidiyordum bu benim hedeflerim arasındaydı ve sadece gezmek için değil kendime bir şeyler katmak için gidiyordum.

Evet sonra bir soru yandı kafamda iyi de nasıl pasaport yok bir şey yok nasıl olucak dedim. İlk iş pasaportu almak dedim başladım çalışmalara heyecanı evrakları toplamaya başladıkça artmaya başladı. Pasaportum geldikten sonraki evraklar kolayca toplandı ve tarihi geciktirmeden vize başvurusunda bulundum sizlerde ister aracı ister şahsi olarak başvuru yapabilirsiniz ki ben şahsi başvuru yaptım , SORGED Başkanı Halil abi sağ olsun her konuda yardımcı oldu zaten. Halil abi bana 15-20 Mayıs tarihleri arasında işin varmı dediğinde işim olmasına rağmen yok demiştim İtalya’dayken yapacağım sunuculuk programını ve mezuniyet törenimi kaçırdım ama buna fazlasıyla değdi. 

Neyse sonra işte konsolosluğa gittim Allah’ım nasıl gerilme nasıl gerilme anlatamam evrakları verdim bekliyorum o an sordukları 2+2 sorusu bile size dünyanın en zor en stresli sorusu geliyor. Neyse pasaport alma tarihi verdiler arkadaşımı o tarihte teslimat makbuzuyla yolladım pasaportu vermediler al sana başka gerilme ahada vize vermediler yok yok kesin vermezler telaşı başladı derken iki hafta sonra pasaportu aldım artık hazırlıklara başladım. Kültür gecesi için ne alsak ne etsek sunuma ne yazsak gidince ne yapıcaz nereyi gezicez falan derken bir bakmışım uçak günü geldi çattı.

Pasaport kontrolünden geçtikten sonra uçağa geçiyorsunuz havalandığınız an havalanan şey uçak değil hayalleriniz oluyor. Neyse uçakta bir ablayla tanıştım İtalya’ya sürekli gidip gelen biri baya sohbet ettik indik aşağı geldik pasaport kontrolüne Allah’ım o an çıldırırsınız böyle bir şey yok adam böyle alttan alttan süzüyor bende pasaporttaki şekli almaya çalışıyorum. Neyse sonra Are You student dedi aynen kanka demek isterdim ama dediğim tek şey ıııııı Yes oldu mühürü bastı geçtik yanımdaki arkadaşlara geçtik geçtik diye seviniyorum EuroBus bileti aldık gittik Bologna merkeze arkadaşlar Türkiye’den farkı yok:) 

Öyle böyle geldik otele yerleştik ilk gün için geçtik eğitimin yapılacağı yere o kadar samimi ve sıcak bir ortamdı ki anlatamam size birinci gün proje sunumuyla falan geçti insanlar Türklerle muhabbet etmeye çalışıyorlar çünkü öğrenmek istedikleri çok şey var bir şekilde birkaç gün inanılmaz kaynaştırma oyunları eğlenceli eğitimlerle devam etti bu kadar keyifli olamazdı bir eğitim.

Projede 12 ülkeyi temsilen toplam 28 katılımcı yer aldı. Projeye Ülkemizi ve Sorgun Gençlik Derneğini temsilen Melike Çölkuşu, Fikret Gündoğdu ve ben katıldım. Projenin konusu: Sosyal İnovasyon, Gençler için sürdürülebilir bir yaşam sağlamak üzere, var olan toplumsal, kültürel, ekonomik ve çevresel sorunlara yenilikçi çözümler üretmek ve bunları hayata geçirmekti. Projede her ülke belirlenen konularda ülkesel durumları ile ilgili sunumlar hazırlayarak katılımcılara sundu . Projede katılımcılarımız Türkiye’de ekonomi işsizlik ve girişimci destekleri konusunda sunumlar gerçekleştirdi. Proje sunumları haricinde katılımcılar arasında kültürel diyalogun atması için kaynaştırma organizasyonları atölye çalışmaları ve aktiviteler yapıldı. Projedenin son gününde gerçekleşen kapanış organizasyonunun ardından sertifikalarımız taktim edildi.

Geldik serbest güne bastık doğru Venedik’e gittik hayallerin aşıkların şehri arkadaşlar hayatta olan herkesin görmesi gereken bir şehir inanılmaz güzel her şey mükemmel köprüler gondollar derken uzaktan bir baktım iki kişi satıcıya el kolla birşeyler anlatmaya çalışıyor biraz yanaştım damping campain sesleri havada uçuşuyor aha Türk dedim direk ablacım merhaba diye konuya daldım. aa Türk müsünüz ? nerden anladınız dedi sadece güldüm. Ardından o tezgahtan pazarlıkla alışveriş yaptığım için onlara da indirip yaptırttım he bu arada arkadaşlar oturduğunuz mekanlar sizden oturma parası alıyor o mekanın jantiliğine göre değişiyor . Ardından son trene son 10 sn de yetiştik ve geri döndük ardından sunumlarımızı gerçekleştirip güzel şeyler paylaşıp güzel şeyler öğrendiğimiz inanılmaz eğlenceli inanılmaz keyifli insanlara veda vaktiydi. Bu arada arkadaşlar bir şehir mottosu vardırya hani yola adımını attığın anda arabalar duruyor diye o harbiden var.  Neyse vedalar edildi uçağa binildi VATAN hasretiyle uçaktaki dakikalarınız geçmek bilmiyor Pilot abinin o ses tonuyla Türkiye’ye Hoş geldiniz demesiyle cama yapışıyorsunuz ve kulağınıza Türkiye’m şarkısı çalınıyor ben şahsen Bologna havaalanında Türkiyem Şarkısıyla gezdim isteyenlere kanıt atarım:) ve sonunda VATANımıza döndük .

Arkadaşlar yabancı dilden korkmayın çıkmaz demeyin veya üşengeçlik yapmayın başvurun tekrar tekrar defa defa ben 1.5 aylık başvuru maratonu sonucunda ilk projemi kazandım. Hayatınıza bakış açınızı 1 hafta olsa bile değiştiriyor artık daha cesur oluyorsunuz korkmuyorsunuz . Son lafım şu ki arkadaşlar SORGED size yol açıyor yapacağınız tek şey o yoldan gitmek.

Katkılarından ve desteklerinden dolayı SORGED'e, İtalyan ortağımıza ve projenin başarılı geçmesinde büyük katkıları olan tüm katılımcı arkadaşlarıma ayrıca teşekkür ediyorum.

Sevgilerimle,

Hasan DÜŞGÜL