×
Ziya Serkan ŞİMŞEK
 bilgi@sorged.org
 8.01.2015
  SORGUN GENÇLİK DERNEĞİ
 2792 kez okundu

Her bireyin hayalinde olduğu gibi benim de hayalim olan ilk yurtdışı gezimi, Avrupa Birliği ve Türk Ulusal Ajansının desteği ile İzlanda'da yaptım.  

Buna aslında bir yurtdışı gezisinden çok, bir eğitim programı demek daha uygun olabilir. Gerçekten de bir eğitim programına katılmanın temel amacı yurtdışına çıkmaktan çok, kendini geliştirmek olmalıdır. 

Bu bağlamda bakıldığında gençlik programları sizlere uluslar arası bir alanda tecrübelerinizi artırmanıza, kendinizi tanımanıza ve dünyaya daha farklı bakmanıza olanak sağlar. Tam aksine, yukarıda da belirttiğim gibi bu tarz eğitim programlarını %100 yurtdışında tatil ya da eğlence olarak görmeniz oraya gittiğinizde sizlere bir takım sorunlar yaratabilir. O yüzden başvurduğunuz proje içeriğinin size uygun olup olmadığınıza bakarak karar vermeniz gerekmektedir. Aksi takdirde yurtdışı hayallerinizi bir haftalık bir süre olsa bile kâbusa dönüştürebilirsiniz.

Kendi içerisinde farklılaşan, herkese seslenebilen bu programlar, daha çok ülkelerin ulusal ajansları tarafından destek görmektedir. Yurtdışı çıkış harcına kadar bütün masraflarınızı karşılayan bu programlara başvurmak için öncelikle bazı şartları yerine getirmeniz gerekmektedir. Ulusal Ajanslar tarafından yapılan sözleşmeyle eğitim programı öncesi ve sonrası yapmanız gereken sorumlulukları yerine getirdiğiniz takdirde hiçbir sorun ile karşılaşmazsınız.

Öncelikle uluslararası etkinlikler hakkında detaylı bilgi almak istiyorsanız Türk Ulusal Ajansının resmi sitesi olan www.ua.gov.tr  sizin için en uygun kaynaktır.  Çünkü bazen Salto Youth gibi diğer sitelerdeki görebileceğiniz bazı etkinlikler bazen Türk Ulusal Ajansı tarafından desteklenmeyebilir. Geniş çerçevede bakıldığında gerçekten de Avrupa Birliği fonları tarafından desteklenen bu projeler ile biz ülkemiz gençlerinin ufuklarında bir genişlemesini, farklı kültürler ile etkileşim içine girmesini kolaylaşmıştır. Hedefleri olan, düşüncelerini paylaşmak isteyen, bir amaç uğruna bir araya gelen insanların oluşturduğu bu eğitim programlarına katılmak göründüğü kadar zor değil! Buna emin olabilirsiniz.

Eğitim programlarına başvuru süreci çok önemlidir. Çünkü orada ne fotoğrafınız vardır ne de nasıl biri olduğunuz. Başvuru formlarında genellikle sizden çalıştığınız STK hakkında bilgi vermenizi ve sizin hangi pozisyonda çalıştığınızı sorabilirler. Bu gerçektende önemli bir nokta, çünkü bir STK ile çalışmanız size her zaman ayrıcalık kazandıracaktır. Ancak çalışmıyorum diye üzülmenize gerek yok, STK'da çalışmamanız kapıların kapanması anlamına gelmez. Bazı eğitim programlarında eğer kendinize güveniyor  ve bir şeyler katabileceğinize inanıyor iseniz o başvuru formunu doldurabilirsiniz. Daha önceden çalışmış olduğunuz ya da arkadaşlarınızla kurmuş olduğunuz bir grup var ise o grup hakkında da bir şeyler yazabilirsiniz. Ancak şundan emin olmalısınız ki başvuru formunda boş bıraktığınız her soru sizin kazanma olasılığını azaltmaktadır. O yüzden başvuru formlarına dikkat edelim.

Öte yandan eğitim programına katılmaya hak kazandığınızda hayatınızda birçok şeyin değişmeye başlayacağına emin olabilirsiniz. Özellikle hayatın aslında yaşadığınız çevreden ibaret olmadığını anlamaya başladığınızda kendinizi ve içinde yaşadığınız dünyayı daha da fazla keşfetmek isteyeceksiniz. Bunu da en iyi yolunu Avrupa Birliği Eğitim Programlarına tekrar katılmakla bulabilirsiniz. Daha sonra bu tarz eğitim programları ile kendinizi geliştirdikçe çevrenizi ve bulunduğunuz ortamı değiştirmeye başlayabilir ve diğer arkadaşlarınızı aydınlatabilirsiniz. Eğitim programına katıldığımda benim gibi düşünen ve daha farklı düşünen insanların olduğunu anladıktan sonra olaylara ve durumları daha iyi analiz eder hale gelmiş oldum. Zaten bu tarz eğitim programlarının diğer bir amacı ise bireylere farklılıkları göstermek ve onları harmanlayarak yeni bir şeylerin ortaya çıkmasına yardımcı olmaktır. Eğitim programını kazandığınızda süper bir yurtdışı gezisi sizi bekliyor sanmayın! Çünkü zaten en fazla sekiz günü geçmeyen bu eğitim programlarında günün erken saatlerinden gece yarılarına kadar sürekli çalışma ve etkinlikler ile iç içe kalacaksınız ve zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.

Katıldığım eğitim programından izlenimlerimi kısaca paylaşmam gerekir ise, aslında herkesin olduğu gibi benim de hikâyem biraz aynı. Aynı gün içerisinde hem Facebook hem mailime hem de AB-ilan web sitesinde gördüğüm eğitim programına başvurmak istedim. Başvuru formundaki soruları çok severek cevaplamıştım çünkü STK'dan çok bireyin özgeçmişine dayanan sorular vardı. Soruları cevapladıktan sonra ki aşamada yaklaşık bir ay sonra yapılan değerlendirme sonucu etkinliği kazandığımın haberini aldım. Daha sonra Ulusal Ajans tarafından bilgilendirilerek yapmam gereken şeyleri yerine getirdim. Öncelikle diğer ülke ajanslarından daha bir ulusal ajansa sahip olduğumuzu söyleyebilirim. Çünkü yurtdışına çıkmadan yapacağınız harcamaların %50 olan kısmını hesabınıza yatırıyorlar böylece zaten fazla olan masrafları yarıya indirmiş oluyorsunuz. Daha sonra İzlanda?ya gittiğim için uçak biletleri hem pahalı hem de istediğim saatlere uygun değil derken her şeyi yoluna koydum yola koyuldum. İsviçre aktarmalı uçak ile birlikte yedi saatlik yolculuğun sonunda İzlanda?ya ulaştım. Daha sonra görevli kişiler beni çok nazik bir şekilde havalimanında karşılayıp etkinliğin yapıldığı yere götürdüler. Çok renkli bir ortam ve eğitmenler de çok cana yakın bireylerdi. Yaptığımız çeşitli aktiviteler aslında bizi diğer katılımcılar ile ısınmamıza vesile oldu. Ancak eğitim programlarını sürekli bir ortamda etkinlik olarak düşünmeyin. İzlanda?daki eğitmenler aslında farklı bir eğitim programı ile bizi şaşırtmışlardı. Aktif grup çalışmalarına dayanan eğitim programında, bir dağ gezisi ile bizi iki gruba bölüp çeşitli etkinlikler yaptık. Yaklaşık bin metrelik dağın tepesine çıkıp sonra da Ekim'in soğuğunda deniz kenarına gelip yüzmek gibi! Dağ yürüyüşü sırasında dört saat konuşmamak gibi! Ya da gözü kapalı olarak bir arkadaşından destek alıp yürümek gibi! Bunların hepsi size garip ya da heyecan verici gelebilir - ki öyle, bu tarz etkinlikler ile karşılaşabilirsiniz. Yeni ve sıkı dostluklara da şahit olabilirsiniz. Yani bu tarz eğitim programları sadece sekiz günlük bir serüvenden çok ömür boyu dostluklara temel atabileceğiniz bir yerde olabilir. Bu yüzden, olabildiği kısa süre içerisinde sizde kendini kendinize ispatlamak adında bu tür adımlar atabilirsiniz. İlk seferde olmayabilir, ikinci seferde olmayabilir, belki üçüncü seferde! Fakat kendinizi iyi bir şekilde ifade ettikten sonra kesinlikle kazanacağınıza eminim. Sizde hayatınızın kitabını yazmaya başlamaya ne dersiniz?

Ziya Serkan Şimşek

zserkansimsek@gmail.com

 

Copyright 2021 © Tüm Hakları Saklıdır. Web tasarım Medyatör