Ben Kübra KAYHAN. Konya’da İngiliz Dili ve Edebiyatı 2. sınıf öğrencisiyim ve bu yaklaşık 2 yıl boyunca çok sık karşılaştığım bir soruyu dile getirmek istiyorum.
Bir gün bir arkadaşımla oturuyorum gayet güzel iyi sohbet muhabbet derken laf arasında beni memleketine çağırdı yazın. Ben de nezaketen onu Yozgat’a buyur ettim. Her zaman karşılaştığım o tepki ile karşılaştım. Arkadaşım “Yozgat’a vize kalktı mı?” dedi. Hani güya Yozgat nerede, dercesine.
Ben de Yozgat’a vizenin kalktığını hatta Avrupa’nın birçok ülkesinden Yozgat’a insanların geldiğini; Yozgat’tan da biz gençlerin yine aynı şekilde Avrupa’ya gittiğini dile getirdim. Arkadaşım yok canım daha neler,nasıl olur dedi. Birçok projeler yapıldığını bu projeler dahilinde genç hareketliliği ve bu gençlere birçok vizyon kazandırıldığından bahsettim. Tabi cevap gecikir mi… Bu insanlar Yozgat’a ne diye geliyorlar dedi kendileri. Oysaki bilmiyordu Yozgat’ın Eurodesk temas noktası olduğunu , bunda en büyük katkının SORGED derneğine ait olduğunu ve projelerin sadece müzelerde kafelerde lüks yerlerde gezmekten ibaret olmadığını. Projelerde Irkçılık ve Mülteciler gibi birçok sosyal sorunun ele alındığından da bahsettim.
Ben de bu projelerden biriyle Polonya’ya gidecektim(Take me as I am isimli proje ile) ama sonradan bir problemim olduğu için gidememiştim ve karşıma bir daha böyle güzel fırsatlar çıkmaz diye düşündüğüm için çok üzülmüştüm. Oysaki yanılmıştım…
Sorgun Gençlik Derneği Başkanı Halil UĞUZ ile dernek yemeğinde tanışma fırsatımız olmuştu. Kendisi biz gençlerden bizim olmadığımız kadar umutluydu. Gözlerinin içi gülerek umut ederek bahsediyordu projelerden…
Halil Hocam bir gün bana Konya’da Avrupa’dan ve Türkiye’den 45 Sivil toplum kuruluşunun bir araya geleceği ve Konya Milletvekili Leyla Şahin Usta ‘nın önderliğini yapacağı bir eğitim olduğunu ve orada benim, derneğimizi en iyi şekilde temsil edeceğimden şüphesi olmadığını dile getirdi. Evet, Avrupa’dan ve Türkiye’den toplam 45 tane sivil toplum kuruluşu bir araya gelecekti ve bu 45 STK arasında SORGED de vardı. SORGED’i ve İç Anadolu’yu temsil edecektim. Gerçekten bu çok gurur verici bir durumdu benim için. Projeye katılmayı kabul ettim ve daha projenin olmasına 2 hafta vardı ama ben heyecanımdan duramıyordum.
Ve o gün gelmişti.TÜRKİYE- AVRUPA Sivil Toplum Kuruluşları Ortaklık ve İşbirliği Konseyi’ndeydim artık. Proje tam 6 gün sürecekti. Projede “ Nasıl Proje yazılır, nasıl onaya sunulur, hangi aşamalardan geçer ve bunlara benzer projelerle ilgili bir çok eğitim verildi. Cumhurbaşkanlığı’na, Başbakanlığa, Türkiye Ulusal Ajans’a, YTB(YurtdışıTürkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı) ve Dışişleri Bakanlığına konseyimizi tanıtmak için gittik. Otele gittiğimizde Sayın Milletvekilimiz oradaydı ve bizleri sanki bir ev sahibi gibi içtenlikle, samimiyetle karşıladı. Bir yandan akşam yemeği yiyoruz bir yandan da yurtdışından arkadaşlar yavaş yavaş gelmeye başlıyordu. Tanışıyorduk hepsiyle… Ben projenin yaşça en küçük katılımcısıydım. Ağabey, abla, kardeş sıcaklığı hissettim ben o insanlarda. Bu proje hem bana böyle güzel insanlar tanıma fırsatı verdi hem de eğer ilerde proje yaparsam nasıl yapacağımı öğretti. Konsey’inKadın, Çocuk ve Gençlik Çalışma Komisyonu sekreteri seçildim. Bu alanda SORGED projeler yazacak. Ben inanıyorum bu konsey sayesinde Yozgat ve SORGED ’in tanınma oranı artacak. Projeler çoğalacak ve gençler daha çok imkân bulacak.
Unutmayın eğer biz inanmazsak kimse bize inanmaz. Önce biz kendimize inanmalıyız. Ben kendime inandım ve küçük dağları aştım. Ama önümde koskoca dağlar var. Sıra onları aşmakta… Ben inanıyorum Halil Hoca gibi insanlar oldukça çevremde ben o dağları aşmaktan hiç gocunmayacağım. Bana konseye katılma imkanı tanıyan Sorgun Gençlik Derneği'ne (SORGED)’ bu konsey sürecinde bizleri çok iyi ağırlayan AKDER’e ve Sayın Milletvekilimiz Leyla Şahin Usta Hanımefendi’ye çok teşekkürlerimi sunuyorum. Başka bir projede görüşmek üzere…
Yozgatlı kalın…
Kübra Kayhan
